Şubat sonu, yıkıcı depremler Türkiye’nin güneyini ve kuzeybatı Suriye’yi vurarak yaklaşık 15 milyon insanı önemli ölçüde etkiliyor.
Beş ay sonra, bunların alınmasının hala yapılması gereken çok şey var, ancak yavaş yavaş ilerleme kaydediliyor.
Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu, yaklaşık dört milyon çocuğun hala insani yardıma ihtiyacı olduğu ve 1,6 milyon çocuğun çadırlarda veya diğer geçici barınaklarda yaşadığını ve bazılarının suya erişemeyeceğini tahmin ediyor.
UNICEF Türkiye Temsilcisi Paolo Manci, “Dramadan -muhtemelen herkesin gördüğü felaket görüntülerinden- yeniden inşaya geçtik” dedi.
Halk travma organları ve doktorlara ve psikologlara büyük talep olduğu şehirlerin genelleri için ihtiyaçlar daha da büyük.
Manci, “Çok iyi ortaklarımız ve deprem hasarlarında uzman kişiler var. Neyse ki ki burada diğer ülkelerde her zaman bulunmayan var.”
Muhaliflerin elindeki kuzeybatı Suriye’de de benzer bir tablo var. Depremden önce kamplarda yaşayan insanlar hala orada ve yaralıların bir kısmının hala tedavi edilmeyi bekliyor.
“Suriye Sivil Savunması” olarak da bilinen Suriye insani yardım grubu “Beyaz Miğferler”deki gönüllüler, muhtaç topluluklara yardım etmek için çalışıyor.
İsmail Abdullah gönüllülerinden biri.
“Bu travmanın evlerini getirmek için her ailenin ihtiyaçlarını duyabileceği tipik bir şekilde sahiplenmiyoruz. Onlara yardım edecek daha uzman insanların ihtiyaçları var.”
“Beyaz Miğferler” sivil toplum kuruluşu gönüllüleri, moloz temizleme, insanların bölgelerinden çıkarma, kampların bağışlanması ve kamplara ulaşım için yolların yapılması için çalışıyor.
Ancak bombalamanın yardım çabalarını engellediğini ve insanların ihtiyaçlarının yalnızca yüzde 10-20’sinin karşılandığını söylüyorlar.
Abdullah, “Evlerine dönmelerine yardım edebilirsek, kamplarda kalmamalarına yardım edebilirsek… bu acil ihtiyaçtır” dedi.