ABD ve Avrupa’daki mevcut Filistin yanlısı gösteri gösterileriyle ilgili en şaşırtıcı yazanlardan biri, “Nehirden gelen, Filistin özgür olacak” sloganını atarken -belki de bilmeden- Hamas ideolojisini ne ölçüde yansıttıklarıdır. ”.
Bu gösterilere hakim olan ilerici sol görüş, İsrail’in işgal altında topraklardan eklendiği, iki devletli çözüm ya da “barış için toprak” anlamına gelmiyor.
Ancak İsrail’in ortadan kaybolması ve bunun yerine Filistin’in ortaya çıkmasıdır.
Bu nasıl oldu? Pek çok parça için, özellikle İsrail’deki (ben de dahil) tam bir sürpriz olmuş gibi görünüyor.
Bana göre bu, Oslo barış sürecinin sona ermesinin istenmeyen bir sonucu.
Hikayeyi banyo suyuyla atmak
Oslo Anlaşmaları İsrail hakkında temel bir anlatı özetleniyordu; Ürdün Nehri ile Akdeniz arasındaki İsrail Topraklarının iki halkası, Yahudilere ve Filistinlilere ait olduğunu zımnen kabul ediyordu.
Arazinin bölünmesinin makul ve adil olacağı ve onun iki kişinin da kendi kaderlerini tayin etmelerine olanak sağlanacağı düşünülüyordu.
Bu, elbette, 1937, 1947 ve 1993’te toprakların bölünmesini kabul eden İsrail’in uzun süredir devam eden tutumuydu. 2015’e kadar İsrail Devleti’nin meşruluğu verili olarak kabul ediliyordu.
Ancak 2015’ten bu yana, Oslo sürecinde sağcı İsrail katılımı ve bu süreçte İsrail’le ortak olacak Filistin kurumu olan Filistin Yönetimi’ni reddettiği ve bozmaya çalıştığı giderek daha belirgin hale geldi.
Oslo sürecinin sona ermesinin bir sonucu da, onu oluşturan temel anlatının da sona ermesiydi.
Oslo barış sürecini reddetmek aynı zamanda “iki halk” söylemini de yanlış hale getirdi.
Gözlemciler, “nehirden ve denizden gelen” toprakların iki halkasına ait değildi, dolayısıyla tek bir ulusa ait olduğu mevcuttu.
İki yanlış onu doğru etmez
Belki İsrail’in sağındaki pek çok kişi bunun yerine İsrail’in ve onların gösterdiği genişlemeye yöneldi. Yani dünyada bir şekilde nehirden denize kadar her şeyi yalnızca Yahudi halkına ait olduğunu anlayacaktı.
Ancak dünya çapındaki aksini düşündüğünüz gibi. Eğer bu toprak tek bir ulusa ait olsaydı, o zaman Filistinlilerin durumu daha güçlü olabilirdi. Güç tarafından fethedilen mazlum olan “yerli askeriyı” kazandılar.
Filistinliler de 1948 savaşındaki paylarını büyük bir gayretle silip yerine “etnik temizlik” söylemini ortaya koydular.
İsrail sağı, ironik bir şekilde, Filistin’in halkla tanıtımlarını zaferine yataklık etti. İddialarının ikna ediciliğini garanti altına alacak bir stratejiyi hiçbir zaman netleştirmedi.
Bunu yeterince yüksek sesle ve gururla tekrarlarlarsa dünyanın onu satın alacağını düşünüyorlar. Açıkça söylemek gerekirse, dünya satın alma havasında değil.
Filistinliler, sömürgecilikten kurtulma konusunda etkili bir akademik plan benimseyerek iddialarına inandırıcılık ve derinlik kattı.
Sömürgecilikten kurtulan partinin çizgisine göre, tüm İsrailliler, hatta Tel Aviv kökenli olanlar bile, yabancı sömürgeci “yerleşimcilerdir”.
Ayrıca, Frantz Fanon ve Jean-Paul Sartre’ın meşhur ifadesiyle, sömürgeci yerleşimcilerin boyunduruğu, “ne temizleyici olsun” atılmalıdır. Sömürge varlığı ortadan kaldırılacak ve yerine yerli (Filistinli anlamında gelen) bir varlık getirilecek.
İnsanın kendi eylemlerinin bedeli ödeniyor
Elbette İsrail’in ABD ve Avrupa kamuoyunun bir kısmı arasında hala geniş bir destek var.
Ancak yaş grubu ne kadar gençse, Filistin halkına değil sadece Hamas’a hizmet eden sömürgecilikten kurtulma bakış açısı da o kadar yaygın oluyor.
Kampüs protestolarının mevcut patlamalarının gösterdiği gibi, günümüzde ekonomik ve siyasi açıdan güçlü konumlarda yer almaları muhtemel olan seçkin kurumlarda özel bir ilgi görülüyor.
İsrail hükümeti ve harcamaları, kendi işlemlerinin düşmanlarının anlatımlarının işlemlerinin ne ölçüde artırıldığının varmalı. Bu geçici olarak, eğer oluşursa, oluşturulanın bir parçası olmalıdır.
Dr Shlomo Fischer bir sosyolog ve Kudüs’teki Yahudi Halk Politikası Enstitüsünde (JPPI) Kıdemli Araştırmacıdır.
Euronews olarak tüm görüşmelerin önemli kısımlarından oluşuyor. Önerilerinizi veya sunumlarınızı sürdürme ve sohbetin bir parçası olmak için [email protected] adresinden bizimle iletişime geçin.