Kıbrıs, 1974 yazındaki Türk işgalinin üzerinden 50 yıl geçti.
Adanın Yunanistan ile birleşmesini destekleyenlerin darbesine yanıt olarak ağır yapılı birlikler adaya çıkarma yaptı.
BM barış güçleri, işgalden tam on yıl önce iki toplum arasındaki çatışmaları bastırmak için Kıbrıs’a konuşuldu ve sonrasında, onların yetkileri tamponları bölgesel devriye gezmek üzere genişletildi.
İki taraf, adanın kuzey kesimindeki Kıbrıslı Türkler ile güneydeki Kıbrıslı Rumlar arasında 1989 yılında yapılan ve güçlerini geri çekme konusunda anlaşmaya varılan anlaşmanın ardından askeri hazırlıklarını hafifletti.
Kıbrıs kapalı durumda
Hem Birleşmiş Milletler hem de AB, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ni ayrı bir devlet olarak tanımayı reddetmesine rağmen, Kıbrıs Avrupa Birliği’nin bölünmüş kalan tek üyesi olmaya devam ediyor.
2024’te şu ana kadar BM tampon üreticilerinde bir yıl öncesine göre %70 artış yaşandı. Bunun temel düzeydeki bölgesi içerisinde her iki ülke içinde de inşaat yapılmasıdır. 2023’te bu tür ihlallerde yüzde 60’lık bir artış yaşandı.
Adayı Kıbrıs Türk ve Kıbrıs Rum bölgelerinden oluşan federe bir cumhuriyet olarak yeniden kırılma yönündeki son büyük girişim başarısızlığından beri, iki taraflı yedi yıldır bir barış anlaşması için gerçek bir diyalog kuruldu.
Ancak son aylarda BM Genel Sekreteri António Guterres’in Ocak ayında Kıbrıs’a bir Kişisel Temsilci atamasıyla teklifleri yenilemek için yoğun bir çaba sarf edildi.
‘Aşılmaz bir engel’
Ancak önemli bir engel aralıkları sürüyor. Kıbrıs Rum tarafı çelişkili iki kesimli, iki toplumlu federasyonu tek geçerli çözüm olarak görürken, Kıbrıslı Türkler iki devletli çözüm tartışması istiyor.
“Bu aşamalı hedefimiz bir an önce somut adımlar atmaktır. Zorluklarla karşı karşıya olduğumuz bir gerçek. Türk tarafının şu anki bağımsızlık egemen özgürlük ve eşit uluslararası statü durumlarını öne çıkıyor. Kıbrıslı Rum Müzakereci Menelaos Menelaou, “Sürece yeniden dahil olmayı kabul edilebilir koşulları” dedi.
“Aslında bu aşılmaz bir engeldir, çünkü BM kararlarının genişlemesinin dışındadır, iki toplumlu federasyonun kültürel uzlaşmasının dışındadır, Kıbrıs sorununun çözümüyle sürdürülmesi tek sınır sınırının ötesindedir.” Sorun yoktur ve hiçbir şekilde sapma yoktur” diye ekledi.
İki taraflı tekrar müzakereye çağırmak, adadaki voltajın yeniden açık düşmanlıkların ortaya çıkabileceği bir azalma artışını önlemenin anahtarıdır.
BM Özel Elçisi María Angela Holguín Cuéllar, iki taraflı yaptığı görüşmenin ardından, sonraki adımlarını belirlemek üzere büyüklüğü değerlendiren BM Genel Sekreteri’ne bir rapor sundu.
Rapor henüz kamuoyuna açıklanmadı.